Mimarlık öğrencimiz Erdem Kaygalak, Polonya Bialystok University of Technology'daki Erasmus deneyimini paylaşıyor.
Merhabalar. 2019-2020 güz döneminde Polonya'nın Bialystok şehrinde Erasmus yaptım. Erasmus'a başvuru öncesinde ve tüm süreçte çok heyecanlı ve istekliydim. Yurtdışına çıkmak, orada farklı kültürden insanlar tanımak, başka ülkeleri gezmek fikri beni heyecanlandırıyordu. Ailem, arkadaşlarım ve yakınlarım bu konuda biraz tereddütteydi; ''Beş ay boyunca orada ne yapacaksın? Polonya çok ırkçı bir ülkeymiş dikkatli ol. Buraları özlemeyecek misin? vs.''
Fakat oraya gidip ortama alıştıktan sonra, bunların hiç sıkıntı edilecek şeyler olmadığını görüyorsunuz. Okulun kendi yurdunda kaldığınız için kaynaşma kısmında hiç bir sıkıntı çekmiyorsunuz. Farklı milletlerden birçok arkadaş ile beraber aynı mutfakta yapılan yemekler, onlara ikram edilen Türk kahveleri, onlara kendi kültürünü anlatma çabası, onlardan bir şeyler öğrenme isteği vs. derken günlerin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.
"Ülkeni temsil etmek farklı bir duygu"
Orada bireysel bir kişiden çok, ülkenizi temsil eden bir kişiye dönüşüyorsunuz. Başkalarının bizim hakkımızda ne kadar yanlış şeyler düşündüğünü görüyorsunuz ve beş ay sonra bunları değiştirdiğinizi görüp, mutlu bir şekilde ayrılıyorsunuz. Beş ayın sonunda, “Biz Türkleri böyle bilmiyorduk. Siz gerçekten çok iyi insanlarsınız'' gibi birçok söz duyuyorsunuz. Yabancıların üzerinde bir şekilde etki bırakıp dönmek ve kendi ülkeni orada temsil etmek farklı bir duygu.
Tabi Erasmus'un en güzel yanlarından birisi de seyahatler... Schengen vizesi almanın verdiği mutluluk ve güvenle her yeri gezmek istiyorsunuz. Çünkü bir daha bu şansın elinize geçemeyeceğinin farkında oluyorsunuz. Şehir değiştirir gibi rahat rahat ülke değiştirebiliyor ve gezebiliyorsunuz. Ders vakitlerinin ve hocalarının esnekliğinden faydalanıp birçok gezi planlıyorsunuz. Her gün yeni planlar yapıp, ucuza bilet kovalıyorsunuz:) Hem kendi başıma hem grup halinde hem de tek tek arkadaşlarımla geziler yapıp her türlü gezi keyfini deneyimleme şansı yakaladım ve hepsi birbirinden güzel anılar biriktirdim.
Geçirdiğim güzel zamanlar ve yaşadığım güzel anıların ardından hem eğitim hayatım hem de iş hayatım için yurtdışı imkânlarını araştırmaya başladım. Bu konuda Erasmus'u Avrupa'ya açılan bir kapı olarak düşünerek bu kapıdan içeri girip içeride neler olduğunu görmelisiniz. İçeri girdikten sonra, insanın çıkası gelmiyor zaten:)